Demokrasi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Demokrasi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

27 Mayıs 2023 Cumartesi

Kavga değil, sevgi gerek.

TÜMER DİYOR Kİ:

Demokrasiye saygılı olmak,  ülkeye saygılı olmaktır. 

Sevgili okurlar, bilindiği üzere 14 Mayıs'ta Milletvekili ve Cumhurbaşkanlığı seçimi yapıldı. Milletvekilleri belli oldu, Cumhurbaşkanlığı seçimi ikinci tura kaldı. 

28 Mayıs 2023 Pazar Günü'de Cumhurbaşkanlığı seçiminin 2.ci turu yapılacak. 

İki adayımız var, birisi şu anki Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, ikinci adayımız CHP'sinin Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu. 

Seçimler, demokrasinin en önemli unsurlarından biri olan seçme ve seçilme hakkının kullanılması açısından büyük bir önem taşımaktadır. 

Seçmenler, ülkenin geleceğini belirlemek için sandık başına gidecekler ve tercihlerini yapacaklardır. 

Ülkemizde ilk defa Cumhurbaşkanı seçimi için 2.ci tur seçim yapılacaktır. Şu an bu seçim bir referanduma dönüşmüş bulunmaktadır. 

Seçimi kendi lehine çevirmek isteyen adaylar, sert söylemleri ile ortalığı germiş ve halkı kutuplaşma ortamına itmişlerdir. Bunlar olmamalı idi, ancak maalesef oldu.

Seçim sonuçları, ülkenin siyasi ve ekonomik gündemini değiştirecek nitelikte. Ancak, bu sonuçların demokratik bir şekilde ortaya çıktığını ve herkesin saygı duyması gerektiğini unutmamak gerekir. 

Sandıkların güvenliğini sağlamak devletin asli görevlerindendir. Sandıklarda hiçbir zaman şaibe olmamalı, oy verenlerin kafalarında şüpheler oluşmamalı, devlete güvenilmelidir. 

Seçim sonuçlarına itiraz etmek, hukuki yollara başvurmak, seçim güvenliğini sorgulamak elbette ki herkesin hakkıdır. 

Ancak, bu haklar, seçim sonuçlarını tanımamak, şiddete başvurmak, kutuplaşmayı arttırmak için kullanılmamalıdır. 

Seçme ve seçilme hakkı, en önemli insan haklarından biridir.  Bu hakkın kullanımı ve sonuçlarına katlanımı insan onurun dandır. Dokunulamaz ve vazgeçilemez. 

Sonuçlarına herkes saygı duymak zorundadır. Saygı ve sevgi bizi birbirimize bağlar.

Seçim sonuçları, ülkenin geleceği için bir fırsat olmalıdır. Seçilenler, seçmenlerin iradesine saygılı olmalı, ülkenin sorunlarını çözmek için çalışmalı, halkın taleplerini dinlemeli ve hesap vermelidir. Seçilmeyenler ise muhalefet görevini yapmalı, iktidarı denetlemeli, alternatif politikalar üretmeli ve demokratik kurallara uymalıdır. 

Seçim sonuçlarına saygılı olmak  demokrasiye saygılı olmaktır. Demokrasiye saygılı olmak ise ülkeye saygılı olmaktır. Ülkeye saygılı olmak ise hepimizin ortak sorumluluğudur. 

28 Mayıs'ta yapılacak  Cumhurbaşkanlığı seçiminin ülkemize hayırlı olmasını temenni eder, herkesin seçim sandıklarının başına giderek, kimsenin baskısı altında kalmadan kendi kararları ile kalplerinin sesini dinleyerek oylarını kullanmalarını dilerim. 

Zekeriya Tümer

27.05.2023

ulusalhaber1881@gmail.com


14 Nisan 2019 Pazar

DEMOKRASİNİN AYARLARI BOZULMAMALI



TÜMER DİYOR Kİ:



DEMOKRASİNİN AYARLARI
BOZULMAMALI...



Sevgili okurlar, 31 Mart Yerel seçimleri biteli 14 gün oldu.
Her yarışın bir kazananı, bir de kaybedeni olur.
Yapılan yarışmalarda, hakların yenmemesi için de Hakemler görev yapar.
Yüksek Seçim Kurulları da, siyasi seçimlerde Hakemlik görevini üstlenmişlerdir..
Üstelik Y.S.K.nun üyeleri devletin en seçkin kişilerinden seçilir ve en güven duyulması gereken Hakimler bu görevlere atanır.
Devletin memurlarının atanmalarında Siyasi İktidarlar rol oynarlar.


Adalet Hakimlerin kararları ile tecelli eder.
Halk Hakimlere güvenmek ve itimat etmek zorundadır..
31 Mart seçimlerinde kargaşa yaşanacak zannediliyordu.
Ortalık karışmadı ve seçimler ufak tefek olayların dışında, sağlıklı bir şekilde bitti..
İktidar Partisi de sevindi, muhalefet partileri de sevindi.
Kaybedenler oldu, kazananlar oldu.
İyi de,  kaybedenler halen neden kaybettiklerine inanamıyor ve kazananlara bazı Belediyeleri teslim etmiyorlar?
Nedeni basit. Çok büyük rantlar içeren bazı Belediyeler ki, bunların içerisinde İstanbul var, bir türlü
kazanan İmamoğlu'na teslim edilmek istenmiyor.
Sosyal medyada öyle şeyler dolaşıyor ki, bu metropol şehir müthiş bir kaynak.
Bu kaynak bir türlü bırakılmak istenmiyor.
Demokrasi çiğnenmek ve ayaklar altına alınmak isteniyor.
Bizler kime güveneceğiz, Hakimlere.
Devletin memurları cesur olmalı ve haksızlıklara ve de mevzuata aykırı olan hiç bir şeye göz yummamalıdır.
Devlet memurları Siyasi İktidarların istediklerini yapmaz iseler, ya sürgüne gönderilirler, ya görevden alınırlar, ya da kendilerine uyduruk raporlarla suç isnat edilebilir.
Olabilir. Gene de korkmamak gerek.
Haksızlık her zaman yapılabilir.
Ancak, Yargıyı uygulayan Hukukçular ve Hakimler mutlaka Adalet'ten ayrılmamak zorundadırlar.
Devletin yapısına zarar verilmemelidir.
Bu devlet hepimizin devletidir..
Türkiye Cumhuriyeti Devletini içten ve dıştan yıkıp parçalamak isteyen güçlerin olduğunu artık cümle alem biliyor.
Demokrasinin ayarları bozulduğu zaman, tüm toplum zararlarını görür ve çok ağır bedeller ödenebilir.
Yerel seçimlerde değişik taktikler ile seçilenlere görevi teslim etmeme düşüncesinden vazgeçilmeli, hak edenlere görevleri teslim edilmelidir.
Kin, nefret, intikam hırsından uzaklaşılmalı, hoşgörü ve sevgi ile toplum kucaklanmalı, huzurlu bir yaşama dönülmelidir.
Fikri hür, vicdanı hür nesiller yetiştirmek zorundayız.
Cumhuriyete sahip çıkılmalı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti güçlü, Demokratik teamüllere saygılı bir devlet olduğunu tüm Dünya'ya duyurmalıdır.
Atatürk'ün izinden ayrılınmamalı, geçmişin hayaletleri üzerine yaratılmış, ahir zaman hayaletlerinden medet umulmamalıdır.


Hür düşünce, hür zihniyet, bilim ve uygarlık, çağdaş sosyal bir toplum, güçlü bir ekonomi iyi bir eğitim sistemi ile olur.

NE MUTLU BİZLERE Kİ, DÖRT MEVSİMİ AYNI ANDA YAŞAYABİLEN CENNET GİBİ BİR ÜLKEDE YAŞIYORUZ.

KIYMETİNİ BİLELİM VE ÜLKEMİZİ BAŞKALARINA YEM ETMEYELİM.

14.04.2019
ZEKERİYA TÜMER
ulusalhaber1881@gmail.com.