19 Şubat 2018 Pazartesi

ALLAH'TAN KORKMAZ KULDAN UTANMAZ AHLAKSIZ MAHLUKLAR!, Zekeriya TÜMER - TÜMER DİYOR Kİ!..

ALLAH'TAN KORKMAZ KULDAN UTANMAZ
AHLAKSIZ MAHLUKLAR!

Sevgili okurlar; son günlerde toplumda ahlakın çöktüğünü belirten insanlık dışı olaylara şahit oluyoruz.
Ulusal haberin ana sayfasındaki haberi okuduğumuzda tüylerimiz diken diken olmakta.
“Eşine ve 4,5 yaşındaki kızına cinsel istismarda bulunan, başka bir kadına da cinsel saldırı suçundan 2 yıl 10 ay mahkûmiyeti olan şahıs serbest bırakılmış” Hayret ki ne hayret!
Bu olaylar ne ilk ve ne de son olacaktır.
Allah’tan korkmayan, kuldan utanmayan, insanlıkla ilgisi olmayan, şeytanla düşüp kalkan, ahlaksız, faziletsiz, namussuz, şerefsiz, vicdansız, insanlık dışı yaratık Allah senin belanı versin.
Bu adam Çin’de, İran’da yaşasa idi, ya asarlar, ya da iğdiş ederlerdi.
Şu an bizi kimler idare ediyor anlayamıyorum!
Bu ahlaksız, soysuz, insanın ömür boyu hapis yatması cezasının verilmesine kanunlarımız yeterli değil mi?
Eğer yeterli değilse, Türkiye Büyük Millet Meclisinde bulunan Milletvekillerimiz vicdanlarının sesini dinlesinler ve bu gibi insanlara daha ağır cezalar uygulayacak kanunları çıkarsınlar.
İnsanlık bitti mi? Vicdani sesler sustu mu?
ADALET VE KALKINMA PARTİSİ her an Müslümanlığı savunmakta ve devlet nizamına yerleştirme çabası göstermekte.
Peki, Müslümanlıkta böyle sapık, ahlaksızlıklara göz yumulur mu?
Fikir suçu işledi diye, yazı yazan veya kendi düşüncesini açıklayan insanların yazdıkları ve söyledikleri sözler, yazılar suç olarak kabul ediliyor ve bu kişiler ömür boyu hapisliklere çarptırılıyor da, bu baba gibi topluma zehir saçan ahlaksızlar neden serbest bırakılıyor.
Bizler, Müslüman isek, dinimize bağlı isek, ALLAH’TAN KORKAN, KULDAN UTANAN isek, çok daha AHLAKLI, DÜRÜST, NAMUSLU bir toplum olmak zorundayız.
Hepimizin kız çocuklarımız, torunlarımız var. Allah göstermesin, ya bunun gibi sapık ruhlu insanlar, bizlerin, sizlerin çocuklarınıza, torunlarınıza da musallat olursa!
Bunları devletimizin düşünmesi gerek.
Sevgili okurlar, herkes insanlığın kötüye gittiği hususunda şikâyetçi olmakta, ancak kimse kendisinin kötüye gittiğini kabul etmemekte.
Herkes yaşadığı hayattan ve geleceğinden şikâyet etmekte, ama hiç kimse önce kendini sonra da yaşadığı hayatı değiştirmeyi düşünmemekte.
Saatin yelkovanı hep ileri gider. Zaman geriye dönmez, ileri gider. Kaybettiğin zamanı geri getiremezsin.
Yıllarca geleceğimizin iyi olması umudu ile yaşadık. Ülkem kalkınır, rahat ve mutlu bir yaşam süreriz, diye düşündük.
Ancak; her geçen gün ülkemiz karanlık günlere doğru gitmekte.
Gerçekler meydanda!..
Emperyalist güçler adım adım emellerine kavuşma yolunda ilerliyorlar.
Suriye’de kahramanca savaşan Türk Askeri’ne hepimizin destek olması vatan borcudur.
Ancak, içimizde beslediğimiz Sur iye’li gençler neden ülkeleri için savaşmazlar? Yoksa onların çoğu Osmanlı zamanında Anadolu’dan Suriye’ye göç etmek zorunda kalan, Ermenilerin torunları olmasın? “Bana ne, ben neden oraya gidip savaşayım, diyenlere rastlanmakta.
Çin baskısından kaçan Uygur Türkleri, Afganistan’dan kaçan Türkler, gerçek öz be öz olan Türkler, Türkiye’de yaşamak istemekte iseler de onlara Suriyelilere tanınan hoş görü ve haklar, tanınmamaktadır.
Acaba, bunun nedeni nedir?
Ortadoğu’nun şekillenmesi çalışmaları hızla devam ederken, Türkiye’nin çok daha kararlı tutum izlemesi gerekmektedir. Amerika’nın oyunu bozulmalı, ülkemizin aleyhine gelişmelere göz yumulmamalıdır.
Amerika’nın besleyip büyüttüğü ve tüm kamu kurumlarına, bilhassa ordumuzun içerisine yerleştirilen FETO hainleri sayesinde Türk ordusu zayıflatılmak istenmiştir. Türk ordusunun zayıflatılması, Ortadoğu’nun şekillenmesi demekti.
Bunda yanıldılar. Türk milleti vatan söz konusu olunca tek vücut olur ve Türk Ordusunun arkasında durur. Türk askeri, Mustafa Kemal Atatürk’ün askeri olduğunu hatırlar ve Vatanı için canını gözünü kırpmadan feda eder. Türk Milleti de ordusuna, her türlü desteği verir.
SON SÖZÜMÜZ:
Mustafa Kemal Atatürk’ün bizlere bıraktığı en önemli miraslardan biri vatanseverlik ve millet aşkıdır.
Mustafa Kemal Atatürk: “Türk vatanı bir bütündür, parçalanamaz.” Demiştir.
“Vatanın her karış toprağı, vatandaşın kanıyla ıslanmadıkça terk edilemez.”
Bu topraklar atalarımızın kanı ile ıslanmış, bizlere emanet edilmiştir.
Vatan hainlerinin ve dış güçlerin hainlikleri ile bölünemez ve terk edilemez.
“Türklerin vatan sevgisi ile dolu göğüsleri, düşmanların melun ihtiraslarına karşı daima bir duvar gibi yükselecektir.”
“Türk vatanının bir karış toprağı için bütün millet bir vücut olarak ayağa kalkar”
“BU VATAN, ÇOCUKLARIMIZ VE TORUNLARIMIZ İÇİN CENNET YAPILMAYA LAYIKTIR.” (M.K.Atatürk)
EYYY TÜRK MİLLETİ, VATANIMIZA İHANET ETMEYELİM, İHANET EDENLERE GÖZ YUMMAYALIM.
TOPRAKLARIMIZI, MADENLERİMİZİ, YER ALTI, YER ÜSTÜ ZENGİNLİKLERİMİZİ YABANCILARIN SÖMÜRMESİNE GÖZ YUMMAYALIM.
ÜLKEMİZİN VERİMLİ BİTKİ ÖRTÜSÜNÜ YOK ETMEYELİM.
HAVAMIZI, SUYUMUZU, DENİZİMİZİ, GÖLLERİMİZİ, NEHİRLERİMİZİ KİRLETMEYELİM.
EVLATLARIMIZI CAHİL, AÇ, SEFİL BIRAKMAYALIM,
AHLAKLI, FAZİLETLİ, DÜRÜST, BİR NESİL YETİŞTİRELİM.
OKUMUŞ, AYDIN, ÇAĞDAŞ VE KALKINMIŞ BİR TOPLUM OLALIM.
"KORKMA, SÖNMEZ BU ŞAFAKLARDA YÜZEN ALSANCAK."
YETERKİ SEN; CESUR OL, KARARLI OL.
MUTLAKA VATANA İHANET EDEN, TOPLUMA ZARAR VEREN AHLAKSIZLAR, HAYSİYETSİZLER, ŞEREFSİZLER CEZALARINI BULACAKLARDIR.
DEVLETİMİZİN DE MİLLETİMİZİN DE İÇERİSİNDE AHLAKLI, FAZİLETLİ, ÜLKESİNİ VE MİLLETİNİ DÜŞÜNEN, SEVEN ALLAH’TAN KORKAN KULDAN UTANAN NAMUSLU İNSANLARIMIZ VARDIR.
NE MUTLU BİZE Kİ CENNET GİBİ BİR VATANIMIZ VAR.
NE MUTLU BİZE Kİ, MUSTAFA KEMAL ATATÜRK GİBİ DÜNYANIN KABUL ETTİĞİ, BİZLERE IŞIK TUTAN YOL GÖSTEREN BİR DÜNYA LİDERİMİZ VAR.
TEK YOL MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’ÜN YOLUDUR.
UNUTMA, UNUTTURMA, UNUTULMA.

19.02.2018
Zekeriya Tümer
Ulusalhaber1881@gmail.com

5 Şubat 2018 Pazartesi

"ADALET NEREDE? C.H.P. DEĞİŞİMİ YAPAMADI!" - Gazeteci, Araştırmacı-Yazar: ZEKERİYA TÜMER


TÜMER DİYOR Kİ:
ADALET NEREDE?
C.H.P. DEĞİŞİMİ YAPAMADI!..

C.H.P. 3-4 Şubat 2018 tarihinde 36.cı kurultayını yaptı.
Adalet isteyen C.H.P. Divan Başkanlığının Adaletsiz tavrı ile Kurultay’a gölge düşürdü.
Düşmanlarını sevindirdi, dostlarını üzdü.
Yenilmekten bıkmayan Kılıçdaroğlu, yeniden Genel Başkan oldu.
Bahçeli’ye kızan, Recep Tayyib Erdoğan’ın tek adam olmasına tahammül edemeyen Kılıçdaroğlu, Adalet’li seçimle Başkanlığı kazandı mı?
Baştan sona izlediğimiz C.H.P.Kurultayında, Kılıçdaroğlu’da iyi mesajlar verdi. Ancak, konuşmasında Muharrem İnce kadar heyecan yaratmadı. Muharrem İnce daha net ve açık mesajlar verdi. “Ben seçilirsem Başkan olarak, ilk kaybettiğim seçimde koltuğu bırakırım” dedi. Benim koltuk merakım yok, ülkem elden gidiyor, sorunum o, dedi.
Ancak, Başkanlık seçimini kaybeden Muharrem İnce ertesi günü çıktığı Halk TV.de seçimi kaybetmesini de delegelere Belediye Başkanları başta olmak üzere, İl ve İlçe Başkanları ile Parti yetkililerinin değişik baskılar uyguladığını da çekinmeden söyledi.
Bu baskılardan Kılıçdaroğlu’nun haberi var mı bilemiyoruz. Demokrasi ve Adalet isteyen bir partiye hiç yakışmayan bir davranış. Sizlerin ne farkınız var AKP iktidarından. AKP’yi eleştirirken dönüp kendinize de bakmalısınız.
Yazık, çok yazık. Siz bu tavrınızla, bu çalışmanızla Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanabileceğinizi mi sanıyorsunuz? Tabanın sesine kulak verilmedi ve genel seçimleri kaybedenler, son 2019 seçimlerini kazanacağız diye C.H.P.yi yönetmeye talip oldular.

C.H.P.nin tabanından çıkan seslere baktığımızda, bakın neler söyleniyor:
-“AKP’yi CHP iktidar yapıyor diyorlardı da inanmazdım.”
-“Şimdi inandım, adaletin, demokrasi diye diye nasıl katledildiğini.”
-“Değişmeyen tek şey uzun adam olacak bu gidişle”
-“Tayyib’in artık tek rakibi var. Meral Akşener.
Bahçeli ve Kılıçdaroğlu bitti. İkisi de partiyi AKP ye bağladılar.
2019 seçimlerinde 2 parti karşı karşıya gelecek.”
-“Demokrasi, hak ve hukuk söylemini dillerine dolayanlar; umutları kirletmesinler yeter.”
-“Günaydın, iyi pazarlar dilerim. CHP nin yapısını Mustafa Kemal Atatürk ilke ve devrimleri özgürlük Demokrasiden uzaklaşıp tek adamlığına doğru götürmek isteyen genel başkan ve Kurultay delegelerinin sonucunu bir kez daha gördük.”
-“Parti içi iktidarı elde tutanların asıl hedefi; ülke için projeler üreten, bütün olumsuzluklara çare arayan, halkımızın taleplerine çözüm arayan, üreten, CHP’yi iktidara taşıyabilecek kadroları PM ye getirmek olmalıdır.


Bu doğrultuda, siyasal bilince sahip her bireyin bu anlayış çerçevesinde aidiyet duygusu taşıdığı partiye baskı yapılmalıdır.
Başka türlü bir çıkış, diktatörlük rejimini aşmak mümkün müdür sizce?”
Sevgili okurlar; Watsaptan paylaşılan görüşlerden bazılarını buraya aktardım.
CHP’nin içi kaynayacak.
Ülkenin geleceği çok önemli olmasına rağmen CHP’nin tek kişinin iradesine bırakacak 2019 seçiminde başarılı olabileceğine inananlar azalmıştır.
CHP ilk kuruluşunda altı okta belirtilen ilkelere sahip çıkmalıdır.
Tek yol vardır Mustafa Kemal Atatürk’ün yoludur. Bu yolu iyi işleyen CHP ancak halkın gözünde büyür. Ne o izm, ne bu izm. Tek izm var o da Kemalizm’dir.

KEMALİZM, TÜRK ULUSUNUN VAR OLMA DÜŞÜNCESİDİR.
MUSTAFA KEMAL’İN DÜŞÜNCE VE EYLEMİNİN BİR BÜTÜN OLARAK SAVUNULMASIDIR.
ATATÜRK’ÜN İZİNDEN GİTMEK ANLAMINDA ATATÜRKÇÜLÜĞÜN DE BİLİMSEL ADIDIR.
KEMALİZM, BÜTÜN DİĞER İDEOJİLERE KARŞI ÇIKARAK, TÜRK ULUSUNA TAM BAĞIMSIZ BİR GELECEK ARAYIŞI İÇİNE GİRMİŞTİR.
MUSTAFA KEMAL, HAYATTA HER ŞEY İÇİN, EN GERÇEK YOL GÖSTERİCİ OLARAK BİLİMİ KABUL ETMİŞTİR. BİLİM VE BİLİMSEL YÖNTEM, KEMALİZMİN TEMEL DAYANAK NOKTASIDIR.

Kemalizm, Laik ve Fen’e dayanan bilim anlayışı getirmiştir. Türk Dünyasını pozitif bilim dünyasının enginliklerine götürmüştür.
Bilim kavramının yanı sıra, laiklik anlayışı da metafizik değerlerin terk edilmesini ve pozitif bir anlayışın geçerli kılınmasını sağlamıştır.
Kemalizm, Türk dünyasına bilimsel yöntemi ve pozitivist felsefeyi getiren bir akım olmuştur. (Prof. Dr. ANIL ÇEÇEN)
Bunu idrak edemeyen, uygulayamayan CHP ATATÜRK’ÜN kurmuş olduğu bir parti olamaz, onun yolunda da gidiyorum diyemez.
C.H.P. Kurultayı en çok Cumhurbaşkanı’nı sevindirmiştir. Kılıçdaroğlu’nu bugüne kadar hep mağlup ettim, gene mağlup ederim diye sevinmiştir.
Şunu da unutmayın, CHP’nin tabanı İYİ partiye kayıyor. Buna bizler şahidiz.
Hayalle yaşanmasın, gerçekler görülsün ve ona göre kararlar alınsın.
Cumhuriyet Halk Partisi 6 okun hakkını vermelidir. Yıllardır C.H.P.sinin iktidar olamamasının tek sebebi Mustafa Kemal Atatürk’ün Partisi olmaktan çıkmasıdır.
SON SÖZÜMÜZ:
SÖZDE DEĞİL ÖZDE ATATÜRK’ÇÜ OLUN.

Türkiye Cumhuriyeti Devletinin laik, Demokrat bir devlet olarak yaşatılmasının tek yolu Mustafa Kemal Atatürk’ün yoludur.
CHP'li yöneticiler, sizler ülkenin bağımsız ve kalkınmış bir ülke olmasını istiyor ve tek adam rejiminden kurtulmak istiyorsanız, ne ortanın solu, ne de ortanın sağı, ne emperyalizm, ne de kapitalizm, ne sosyalizm, ne de komünizm, ne de faşizm gibi başka arayışlar içerisinde olmayın.
Bize yol gösteren, ışık tutan, geleceğimiz ile ilgili her konuda görüş ve düşüncelerini bizlere açıklayan, namuslu, dürüst, vatansever ve çağdaş bir ulus olmamızı isteyen, Akıl ve Bilim’e önem veren, NE MUTLU TÜRK’ÜM DİYEN, MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’ÜN YOLU TEK YOL OLMALIDIR.
Bunu başarabilirseniz, 2019 da ki seçimlerde belki başarılı olabilirsiniz!..
Başaramaz iseniz, tarihe çok ama çok suçlu olarak geçeceksiniz.
Bunu asla unutmayın!..

05.02.2018
Zekeriya Tümer
ulusalhaber1881@gmail.com

1 Şubat 2018 Perşembe

"CUMHURİYETİN BEKÇİSİ CUMHURİYET HALK PARTİSİ ÖZÜNE DÖNMELİDİR" - TÜMER DİYOR Kİ!.. Gazeteci - Araştırmacı, Yazar: ZEKERİYA TÜMER

TÜMER DİYOR Kİ:

CUMHURİYETİN BEKÇİSİ
CUMHURİYET HALK PARTİSİ (CHP)
ÖZÜNE DÖNMELİDİR


Cumhuriyet Halk Partisi 09 Eylül 1923 yılında Büyük Önder Mustafa Kemal’in öncülüğünde (Mustafa Kemal'e, 1934 yılında çıkarılan Soyadı Kanunu ile ATATÜRK soyadı verilmiştir.) “Halk Fıkrası” adıyla kurulmuş; 1924 yılında Cumhuriyet Halk Fıkrası”, 1935 yılında da “Cumhuriyet Halk Partisi” adını almıştır.

Partinin amblemi olan 6 ok C.H.P. nin ilkeleridir.

Nedir bu ilkeler: 
1. CUMHURİYETÇİLİK, 2. HALKÇILIK, 3. MİLLİYETÇİLİK, 4. LAİKLİK, 
5.  DEVLETÇİLİK, 6. İNKILÂPÇILIK.

Mustafa Kemal Atatürk’ün vefatından sonra Cumhuriyet Halk Partisi bu ilkeleri yaşattı mı? Savundu mu? Bu konularda gerekli eğitimsel çalışmaları yaptı mı?

Eğer, Cumhuriyetin kazanımları bizleri yöneten kadrolarca iyi değerlendirilse idi, bugün içerisinde yaşadığımız sıkıntılı günleri yaşamazdık.

Cumhuriyetin bekçisi olan CHP'si artık kendine gelmeli ve ilk kuruluşundaki çizgiden ayrılmamalıdır. Partinin içerisine sızmış olan, altı ilkeden uzak kişileri temizlemelidir. Partinin önemli karar organlarında Mustafa Kemal Atatürk’ün yolunda gidenler görev almalıdır.

Cumhuriyet Halk Partisi ilkesi olan altı ok’a sahip çıkmalı, Mustafa Kemal Atatürk’ün izinde ve yolunda gitmelidir.

3-4 Şubatta yapılacak 36.cı Olağan Kurultayında Parti Meclisi ve diğer organlarda gerçek Mustafa Kemal Atatürk’ün izinde ve yolunda olanlar seçilmelidir.

Bunlardan bir tanesi de Seyfeddin Çelik’tir.

Seyfeddin Çelik Parti Meclisine adaydır. Bugüne kadar Atatürk’ün çizgisinden uzaklaşmayan, Partisi ve Türk Toplumu için özverili mücadele eden ve de mücadelesini hiçbir beklentisi olmadan sürdüren Seyfeddin Çelik gibi kişilerin C.H.P.nin merkez kadrolarında yer almasında yarar vardır.

Seyfettin Çelik 1951 Ağrı doğumlu olup, Öğretmen kökenlidir. İki Çocuk babası olan Seyfeddin Çelik, öğretmenlik mesleğinden ayrılmasına rağmen, toplumun aydınlanmasında öğretmenliğine devam etmiştir.

Cumhuriyet Halk Partisi İlk Genel Başkanı Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde ulusal bağımsızlığı kazanmıştır. Saltanat kaldırılmış, hilafete son verilmiş ve Cumhuriyeti kurarak ulusal birliği sağlamıştır.

.Hukuk ve Eğitimde gerçekleştirdiği reformlarla, ulusal sanayinin ve ekonominin gelişmesine öncülük ederek Türkiye Cumhuriyetini çağdaş dünya seviyesine çıkarmak için mücadele etmiştir.

Türkiye’nin Demokratikleşme sürecine de öncülük ederek çok partili döneme geçişi sağlamıştır.

Bugün içinde bulunduğumuz koşullar göz önüne alındığında, Cumhuriyet Halk Partisinin altı ilkesine ihtiyaç duyulduğu görülmektedir.

C.H.P.nin 36.cı kurultayında yönetime gelecek kadroların C.H.P.yi özüne döndürecek ve altı oktaki ilkeleri savunabilecek, topluma anlatabilecek kadrolar olması gerekmektedir.

Bu nedenle partili delegelerin emirle değil, kendi düşünce ve kararları ile oylarını kullanarak, C.H.P. nin Mustafa Kemal Atatürk’ün yolundan ayrılmayan bir parti haline getirebilecek kişilere oylarını vermelerinde yarar olur kanısındayım.

Cumhuriyet Halk Partisinin 36.cı kurultayının ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını dileriz.

01.02.2019
Zekeriya Tümer
Ulusalhaber1881@gmail.com