TÜMER DİYOR Kİ:
Sevgili okurlar;
uyduruk seçim hükümeti
kuruldu.
Hayır-lı olsun.
Sözde seçim hükümeti ve Anaya’saya uygun.
İki adet Milletvekili HDP’den bir adet Milletvekili de MHP.
Den.
HDP'li Ali Haydar Konca, Avrupa Birliği Bakanlığına
getirildi. HDP'li Müslüm Doğan ise Kalkınma Bakanlığı'na getirildi.
MHP li Tuğrul Türkeş ise Başbakan yardımcısı oldu.
Biz daha önceki yazımızda da bahsetmiştik. AKP sen ne MHP
ile ve ne de CHP ile Hükümet kuramazsın, senin kuracağın parti HDP demiştik.
Ancak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan işi ne
kadar uz-atabilirse uzatacaktır. O kendisinden ve yandaşlarından
hesap sorulmasını istememektedir. Bu nedenle de CHP ve MHP ye sıcak
bakmamaktadır.
1 Kasım’dan sonra merak etmeyin, hükümet kurulacaktır.
Kiminle kurulacak HDP ve AKP arasında kurulacak.
HDP ile Kandil anlaşırsa çok şey değişir. Kandil HDP nin
paralelinde olmaz ve terörist saldırılarına devam ederse, hem AKP ve hem de HDP
çok kan kaybeder, yani halkın gözünden düşerler.
MHP lideri Bahçeli twitir hesabından veryansın etmiş. Demiş
ki: “AKP-PKK gayri meşru birlikteliği hükümet nikâhıyla ilan edildi. Türk
tarihi bu karanlık günleri yazdığında anlama özürlüleri ne yapacak?”
Sayın Bahçeli, HDP yi tamamen PKK’nın yerine koymuş. Peki
HDP 80 milletvekili ile Türkiye Cumhuriyeti’nin Meclisinde değiller mi? Onlarda
sizin gibi halk tarafından seçilmediler mi?
Kafa yapıları ve savundukları tezler, bana göre de yanlış.
Ancak, maalesef meclisteler.
Tarih bu karanlık günleri elbette yazacaktır. Ne var ki,
Sayın Bahçeli, anlama özürlüleri dediğiniz kişiler o zaman yaşamayacaklar ve
gerçekleri göremeden öbür tarafa gitmiş olacaklar. Yani sizin söylediğiniz söz
havada kalacak.
Bahçeli twitir hesabında son olarak şunu da söylemiş: “Son
olarak diyeceğim tekraren şudur. Türk’ü anlamak için önce dinlemek şarttır.
Onlar kimseyi dinlemedikleri gibi bizi de duymadılar.”
Yuvarlak ve siyasi kelimeler. Türk dediğiniz kaç kişi kaldı.
Kimler Türk, bunu açıklar mısınız?
Onlar dediğiniz kişiler kim? Sizi duymayanlar kimler?
Bunları daha net açıklarsanız çok iyi olur.
Türk milleti olarak kendini kabul eden kişiler, sessiz ve
suskun beklemekteler. Zaten, özü Türk olanlar, devletin içerisinde çok fazla
yukarılara çıkamamaktalar. Ülke öyle bir hale geldi ki, herkes birbirine
karıştı.
Şimdi ben çok merak ediyorum. 7 Haziran seçiminden önce
meydanlarda söylenen sözler, bu kısacık zaman içinde 1 Kasıma kadar gene söylenecek
mi?
AKP iktidarına son vermek isteyen partiler ve partililer,
tek bir parti etrafında kenetleşerek oylarını verecekler mi?
CHP ve MHP oylarını arttırabilecek mi?
Vatandaş, önündeki
tehlikeyi görebilecek mi?
Her kim ne derse desin 2015 in tek otoriter lideri Recep
Tayyip Erdoğan, istediğini yaptı ve 1 Kasım’da ülkeyi yeniden seçime götürdü. 1
Kasımdan sonra Hükümet kurulamaz ise, valla gene Recep yapacağını yapar, tekrar
seçime götürür bu meclisi.
Uyan be milletim, uyan artık. Duygularınla değil, aklınla,
mantığınla kararını ver. Ülke gerçekten sıkıntılı ve karanlık günlere doğru
gidiyor.
Gerçekleri gör artık.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 30 Ağustos Zafer Bayramı
için yayınladığı mesajda, “Bu zafer, tarihe gömülmek istenen bir milletin,
adeta küllerinden yeniden doğuşunun, uçurumun kenarından dönerek kendisine yeni
bir yol çizişinin ifadesidir. 30 Ağustos Zafer Bayramı, aynı zamanda son
devletimiz olan Cumhuriyetimizin de müjdecisidir” dedi.
Burada şu söze dikkat edin. “son devletimiz olan
Cumhuriyetimizin de müjdecisidir” demek ki, Türkiye Cumhuriyeti’nin sonsuza
kadar devam edeceğine Cumhurbaşkanımız da emin.
Bu sözler güzel sözler. Söylenen sözler ile yapılan
icraatlar da uyum içerisinde olursa, elbette herkes memnun ve müreffeh olur.
Geçmişi hatırlayarak, geleceğimizi düşünmenin tam
zamanı.
30 Ağustos Zafer Bayramı ulusumuza kutlu olsun.
29.08.2015
Zekeriya Tümer.