ulus etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
ulus etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

7 Temmuz 2014 Pazartesi

TÜMER DİYOR Kİ: "Merakla beklenen gün geldi ve Cumhurbaşkanı adayları belirlendi."

TÜMER DİYOR Kİ:
Merakla beklenen gün geldi ve Cumhurbaşkanı adayları belirlendi.
Seçmen olarak MHP Ve CHP'nin ortak adayı olan Ekmeleddin İhsanoğlu,  HDP ise aday olarak Selahattin Demir taşı gösterdi. Ak Parti ise 1 Temmuzda Ak Parti Genel Başkan yardımcısı olan Mehmet Ali Şahin,  Recep Tayyip Erdoğan'ın ismini açıkladı.
İkinci merak 10 Ağustosta bitecek.
Üç adaydan hangisi seçilecek.
OYUN İÇİNDE OYUN!..
Haberini okumanızı isterim.
Size burada bir dedikodu’dan bahsetmek istiyorum.
Bundan on sene kadar önce, bir Türk iş adamı ile sohbetimiz olmuştu. O şöyle bir şeyler demişti.
Recep Tayyip Erdoğan Amerika tarafından özellikle seçildi ve 2023 e kadar da Türkiye’nin başında kalacak. Amerika taviz olarak ülkenin topraklarının yabancılara satılmasını istedi, demişti. Bunları nereden mi öğrenmiş? Ben de merak edip sormuştum.
Recep Tayyip Erdoğan’ı 14 yıl önce yattığı Pınarhisar Cezaevi’nde o dönemde görev yapan CIA ajanı ziyaret etmiş. Elbette gazeteci kimliği ile, sonra gelip İş adamına ki bizim iş adamımızın arkadaşı imiş, hayırlı olsun size 2023 e kadar Başbakan seçtim demiş.
Elbette ne derece doğrudur bilinmiyor. Ancak, 2023 sözü Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından devamlı dile getiriliyor.
Şimdi düşünüyorum. Ekmeleddin bey piyon olarak mı ortaya çıkarıldı. Amerika söz verdi ise Tayyip Erdoğana, 2023 e kadar Türkiye’nin başında kalacaktır.
Ekmeleddin İhsanoğlu MHP ve CHP ‘nin Cumhurbaşkanı adayı olarak ortaya atılmasaydı ne olurdu?
Laik, Demokrat ve Cumhuriyete sahip çıkan Atatürk’ü seven bir aday ortaya çıksa idi, son günlerde bilinçlenen ve kamçılanan halk bu adayı seçebilirdi. O zaman da Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı olamaz ve Başbakan olarak da gerekli başarıyı gösteremezdi. Bunun önünü kesmek için mi Ekmeleddin İhsanoğlu ortaya atıldı.
Şimdi duruma bir bakalım
Ekmeleddin İhsanoğlu siyasetçi değil. Nasıl kendisini tanıtacak ve propaganda yapacak?
 CHP ve MHP Ekmeleddin İhsanoğlu’nu ne kadar tanıtabilecek.
 Dini bütün bir kimse olması ona ne kadar oy kazandıracak?
Karşısında tüm devletin olanakları elinde olan ve politikanın her türlü cilvesini bilen bir kişi var.
İşte, Samsun’dan yola çıktı. 19 Mayıs 1919 da kim çıkmıştı Samsuna, Atatürk. Şimdi Recep Tayyip Erdoğan diyor ki, bende 5 Temmuz 2014 de yeni bir kurtuluş savaşını başlatıyorum. Geçmişi sileceğim ve Türkiye’yi yeni bir rejime götüreceğim. Ben kukla Cumhurbaşkanı olmayacağım, Devletin en üst rütbesinde olan bir kişi olarak, her şeye müdahale edeceğim ve benim dediğim olacak, düşüncesi ile yola çıktı. Bunun karşısında CHP, MHP ve Ekmeleddin bey durabilecekler mi, inanın ben çok merak ediyorum, siz ne diyorsunuz?
C.H.P Başkanı Kılıçdaroğlu’na Ekmeleddin bey Cumhurbaşkanı olamazsa çok yazık olacak. Kendi kuyusunu kazdı gibi geliyor bana.
Amerika ve İsrail ülke üzerinde güzel oyunlarını oynuyorlar ve oynatıyorlar. Bizler de kuzu kuzu bunları yutuyoruz.
Kamu görevlisi Başbakan istifa etmedi, etmeyecek de. Elindeki Devletin gücünü son damlasına kadar kullanacak.
Bu gücün karşısında CHP, MHP, Ekmeleddin ve  Demirtaş nasıl duracak?
Halkın ne kadar bilinçli olup olmadığını bu seçimlerde de göreceğiz.
İşçi Partisi dâhil, CHP ‘nin içinde birçok seçmen ve Atatürkçü düşünceye saygısı olan birçok kişi inanın sandığa bile gitmeyecek. Bu da elbette Tayyip Erdoğan’ın ekmeğine yağ sürecek.
Benim tahminim, birinci turda değil ama ikinci turda Recep Tayyip Erdoğan % 56 oy alacak, Ekmeleddin Bey ise % 46 da kalacak.
Eh bundan sonra da olacak gelişmeleri hep birlikte izleyeceğiz.
Tersi olabilir mi? İnşallah olur. Olsa da Amerika için bir kayıp yok. O istediğini Ortadoğu da ve ülkemiz üzerinde gerçekleştirecek.
Türk Milleti bakalım gerçekleri görebilecek mi?
İnşallah her şey hayırlı olur ve ülkemiz bölünüp parçalanmaz, Sünni, alevi, Kürt, Türk kavga etmez, kardeş kardeşe silah çekmez.
 Bizim temennimiz bu! 
Siz ne düşünüyorsunuz?
07.07.2014

24 Haziran 2014 Salı

TÜMER DİYOR Kİ: "ÖN YARGILI OLMAMAK GEREK!.."

TÜMER DİYOR Kİ:
ÖN YARGILI OLMAMAK GEREK!
ZEKERİYA TÜMER & ULUSAL HABER
Takvim Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ergün Dilerin "Coca Cola adayı" başlıklı yazısı gerçekten çok önemli mesajlar vermekte.
Ergun Diler, Amerika’nın en etkili ismiyle uzun uzun konuşmuş. Kiminle konuştuğunu açıklamıyor.
Ergun Diler, Ekmeleddin İhsanoğlu’nun Türkiye Cumhurbaşkanlığına aday gösterilmesinde Ricciardone’nin rol oynadığını açıklamış.
Ricciardone Beyaz Saray’da çok ama çok az kişinin bildiği bir ANKARA raporu hazırlamış. Bu rapor 2014 de yapılacak Köşk seçimleri için hazırlanmış.
Ergun Diler yazısında aynen şunu anlatıyor:
“Büyükelçi yazdığı raporda "Erdoğan 2014'ü göremez! Buna göre plan yapmak durumundayız" dedi... Ve Erdoğan'ın sağlık sorunlarını kaynağından aldığı bilgilere göre NET olarak iletti! Ve "GÜL ile yola devam edebiliriz!
Ama etrafını nefes alamayacak kadar çevirmek şartıyla" diye ekleme yapmayı da unutmadı! Aslında Ricciardone, Obama ile Erdoğan'ın arasını da açmaya çalışıyordu! Sonuçta Beyaz Saray da sağlıklı bir partner ile gitmek istiyordu! Ama Erdoğan'ın sağlık raporu sağlıksız düşünen bir kafa tarafından veriliyordu! Peki, bu bizim bilmediğimiz raporda başka nasıl bilgiler vardı!
Anlatır mısınız?
Ricciardone, ABD'ye mutlak seçilmesi gerektiği yönünde 4 isim verdi. Ali Babacan, Abdullah Gül, Kemal Derviş, Ekmeleddin İhsanoğlu... Tayyip Erdoğan'ın olmadığı bir dönemde bu 4 isim de, ABD'nin isteklerine karşı çıkamayacaktı. ABD'deki derin yapı da tüm çalışmalarını tamamladı ve Kılıçdaroğlu'nun ABD'deki ziyaretinde Ekmeleddin İhsanoğlu ismini kendisine deklare etti. Yani sizdeki muhalefetin ÇATI ADAYI dediği isim buradan verildi! İki liderin de yani Kemal Bey ile Devlet Bey'in bilgisi ve katkısı yoktu!
Onlara bir şey soran da görünmüyordu!
Kapalı zarf usulü ile işlem tamamlanıyordu! Tamam ama Ekmeleddin Bey'e nasıl karar verildi?
Tayyip Erdoğan sağ iken ne Abdullah Gül ne de Ali Babacan gibi isimler ortaya çıkıp dostluğu zedelemek isterdi! Kemal Derviş ise ilk üzeri çizilen isimdi! Geriye sadece Ekmeleddin Bey kalmıştı! Daha ilginç bir şey vardı! Ne?
Kemal Bey bir ara Kemal Derviş'e "Sizi aday göstermeyi düşünüyorum!" demişti... Ancak Derviş'in cevabı çok manidardı: CHP GENEL BAŞKANI olan birinin bu kararı almaya gücü yetmez! Ama Kemal Bey, Türkiye'de aydınlarla toplandı! Kapı kapı gezdi ve ortak aday arama tarama çalışması yaptı! Bu neydi?
Güzel soru ama cevabı kısa: Tiyatro Harika! Sohbeti biraz daha heyecanlı hale getirebilir miyiz?
Elbette! Tamam, hazırım!
Sana ilginç bir tarih daha verebilirim...
17 Aralık 2012... Yani Türkiye'yi sarsan 17 Aralık 2013'ten tam bir yıl önce. Yer New York'taki Metropolitan Müzesi...
Coca Cola sponsorluğunda bir gece düzenlendi. Coca Cola'nın ana sponsorluğundaki bu özel gecenin en özel ismi Ekmeleddin İhsanoğlu'ydu.
Resepsiyona Başkan Muhtar Kent yerine şirketin Türkiye ve Orta Asya Başkanı Galya Frayman Molinas katıldı. Çünkü Kent, İhsanoğlu'nun Köşk adayı olacağını o tarihlerde iyi biliyordu.
Onunla aynı karede fotoğraf vermemeyi tercih etti ve haklı da çıktı. Muhtar Kent, Erdoğan'la da iyi görüştüğü için mi kaçtı?
Muhtemelen! Ama sizin bilmediğiniz, daha doğrusu senin bilip de Türkiye'nin pas geçtiği konu burada halledilmişti!Neden Ekmeleddin Bey peki?
Coca Cola'nın İslam coğrafyasında güçlenmesini sağlayan isimlerden biri de kuşkusuz İhsanoğlu’dur. Coca Cola, İhsanoğlu'nun Cumhurbaşkanı seçilmesi için her türlü desteği verecektir. Bağış kampanyasında da Coca Cola geriden büyük bağışlar yapacak. Coca Cola'nın destek verdiği bir kampanyaya da dünyanın çok önemli bağışçılarının destek vereceğini söylememe gerek yok sanırım. Ekmeleddin Bey dünyanın en büyük şirketlerinin desteği ile yola çıktı!
Aklına hangi şirket geliyorsa arkada var!
Öyle böyle değil yani! Daha çok Musevi şirketler yani?
E, tabii! Onları temsil edecek biri desteği de oradan bulur! Ama bu kez çok kapsamlı destek verecekler! Yakında görürsün zaten! Ekmeleddin Bey'den devam ediyorken, Fethullah Gülen'e gelmek istiyorum! Nedir durum!
Türkiye merak içinde!
Beyaz Saray, Gülen nedeniyle Türkiye ile aranın daha fazla açılmasına taraftar değil! Ama kesin olan şu ki geri de vermeyecekler! Şu an itibariyle iade gündemde bile değil! El altından üçüncü bir ülke için start verildi! Ama unutma herkes KÖŞK seçimlerine göre pozisyon alacaktır! İşte dostumun paylaştıklarının ancak bu kadarını yazabildim!
Türkiye'de bir takım hadiseleri önceden yazmanın ne demek olduğunu çok iyi bildiğim için bazı bilgilerin zamanını bekliyorum! Önde gitmeden geride kalmamaya özen gösteriyorum! 
Çünkü burada her başarının bir cezası var!” diyerek yazısını bitiriyor.
Ben her zaman şunu söylemişimdir. Amerika Türkiye’de kimi isterse istediğini başa getirir, kimi istemezse de baştan indirir. Gerekirse yok eder.
Maalesef, yıllarca değişik yöntemlerle, bizi yönetenler yönetilmiş ve yönlendirilmiştir.
CIA Ajanları her tarafta kol gezmekteler. Siyasetçileri fikir ve düşünceleri ile yönlendirmekteler.
Halk, hiç tanımasa da, bir anda kişiye öyle bir propaganda yapılır  ki, seçilen kişi bir anda popüler olur. TV.lar, Gazeteler seçilen kişiden bol bol bahseder ve halka isterlerse sevdirir, istemezlerse sevdirmezler.  Ancak, bol para akıtılınca Medya kuruluşları insanı sevimli hale getirirler. Halk ta kuzu kuzu bunları yutar ve istenileni yerine getirir.
C.H.P. Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’da bu tuzağa düştü.
Hulki Cevizoğlu’nun dediği gibi, inşallah Ekmeleddin bey, iyi bir Müslüman ki ondan şüphemiz yok, iyi bir de Atatürkçüdür.
Laik ve demokrat bir kişiliği vardır. Onu da kendisini tanıtmaya başladığında göreceğiz.
Bilgili, kültürlü bir kişi olduğunu kimse inkâr edemez. Fizik olarak da yakışır Köşke.
Önemli olan, düşünce ve fikri ve de Köşkteki tutum ve davranışı ile yakışması.
Ergun Diler’in dediği gibi, Coca Cola ve Musevi Şirketleri ekonomik destek verirlerse, onların mutlaka sonunda bir beklentileri olacaktır. İşte bu çok önemli.
Gene de ön yargılı olmayalım ve sonucu bekleyelim. Bakalım daha neler yazılacak Ekmeleddin bey hakkında.

10 Haziran 2014 Salı

TÜMER DİYOR Kİ: YAZIKLAR OLSUN, YUH BE, YUH!...

TÜMER DİYOR Kİ:
YAZIKLAR OLSUN; YUH BE, YUH!..









Bu vatanın, Türk Milletinin en büyük ve en kıymetli asil ve şanlı Türk Bayrağımızı nasıl gönderden indirtebilirsiniz?

Hiç kendini değil de vatanını düşünen bir vatan evladı yok muydu?
Üstte bulunan askerlerden birkaçı koşarak engel olamazlar mıydı?
Yuh be, yuh!...
Dikkat!
Siz Diyarbakır 2.ci Hava Kuvvet Komutanlığı, sizler orada çok tehlikedesiniz.
Askeri kapılardan, duvarlardan kimse elini kolunu sallayarak içeri giremezken, bu insanlar sizin kapınızdan rahatlıkla içeri girebiliyorlarsa, gece yatak odanıza bile girerler ve sizleri öldürürler.
Aman dikkat!...
Türk Askeri cesaretini mi kaybetti.
Ne oluyor?
Bu tehlikeli gidiş hiç hayra alamet değil.
Askerim, Polisim, Jandarmam ve ey Türk Milleti, birlik ve beraberlik olmanın zamanı gelmedi mi?
Şimdi, bir haber:
(Bayrak indirmede 2 güvenlik görevlisi görevden uzaklaştırıldı
Diyarbakır 2'nci Hava Kuvvet Komutanlığında direkteki Türk bayrağının bir gösterici tarafından indirilmesiyle ilgili İçişleri Bakanlığı ve Hava Kuvvetleri Komutanlığınca soruşturma başlatıldığı, 2 güvenlik görevlisinin görevden uzaklaştırıldığı bildirildi.)
Bu kadar mı?
Günah keçisi aranacak ve birileri yanacak.
Bence, kapıdaki askerden, içeride bulunan ve bu olayı görüp te müdahale de bulunmayan herkes suçlu.
Bir milletin namusu, şerefi, onuru, gururu ayaklar altına alınacak, sizler sus pus ve korkarak bunu seyredeceksiniz.
Atatürk’ü hatırlayın. İzmir de ayaklarının altına serilen Yunan bayrağını nasıl kaldırtmıştı. Düşmanının Bayrağına nasıl saygılı davranmıştı.
Bizim anlı, şanlı Türk Bayrağımız Ermenilerin ve PKK lıların ayakları arlında çiğneniyor, yırtılıyor, yakılıyor ve Türk Askeri, Türk Polisi ve Türk Milleti susuyor.
Ne oldu bizlere, ne oldu Allah aşkına. Üzerimize ölü toprağı mı serpildi. Ne oldu.
Vatan bölünecek, bayrağımız gönderden indirilecek, kuzu kuzu bunları kabul mü edeceğiz.
Uyan be milletim, uyan.
Gerçekleri 
görün 
artık!...
Siyasi ikbal uğruna, bu kabil namussuzluklara ve ahlaksızlıklara, vatan hainliğine göz yumulmamalı.
Başta Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız, Genel Kurmay Başkanlığı ve Türk Milleti olmak üzere artık bu kabil olaylara göz yumulmamalı ve gereği yapılmalıdır.
Türkiye’m ışığın hiç sönmesin.
Bayrağımız sonsuza kadar gökyüzünde dalgalansın.
Aminnn…
10. 06. 2014