TÜMER
DİYOR Kİ:
Sevgili
okurlar; bugünlerde gündemde olan konu “İç Güvenlik Paketi”.
Konu
ile ilgili bilgi sitemizin ana sayfasında yer aldı.
Hükümet
tarafından hazırlanan iç güvenlik Paketinin eleştirilecek tarafı da var, uygun görülecek maddeleri de var.
Polisimize
verilen geniş yetkiler söz konusu.
Silah
olarak, Molotof kokteyli, sapan, sopa da kabul edilmiş.
İnsan
karşısındakine zarar vermek istedikten sonra, çok şeyler üreterek zarar
verebilir. Önemli olan niyettir.
Elbette,
malımıza, canımıza, kastedenlere ağır cezalar uygulanmalıdır.
Kamu
mallarına zarar verenler, masum insanları kasten öldürmek için otobüslere
Molotof kokteyli atanları affetmemek gerek. Cezaların en ağırını vermek lazım.
İç
güvenliğimiz yürürlükteki kanunlara göre de sağlanabilir. Önemli olan
uygulayabilmektir.
Polise
verilen geniş yetkiler, uygulamacılar tarafından suiistimal edilirse işte o
zaman iç güvenliğimizi sağlayalım derken daha da bozabiliriz.
Eğitimli
ve görevinin mes'uliyetini bilen devlet görevlileri, vatandaşının hak ve
hukukunu daha iyi korur.
Türk
Bayrağını göğsüne sarıp veya ellerinde sallayan Türk vatandaşının, elinde
hiçbir silaha benzer eşya yokken, tek silahının Türk Bayrağı olduğu ve en doğal
hakkı olan protesto hakkını kullanmak için sokağa çıktığında, polis ona biber
gazı sıkar, silah çekerse, yaralar veya tutuklarsa, işte bu iç güvenliğin
sağlanması demek değildir.
Bunun
yanında pkk Bayrakları ile terör gruplarının flamaları ile gösteri yapanlara,
hatta polise, kamu binalarına saldıran ve zarar verenlere polis bir şey yapmaz
ve seyrederse, işte bu da iç güvenliğin sağlanması demek değildir.
Hak,
hukuk, adalet ve kanunlar herkese eşit şekilde uygulanmalıdır.
İç
güvenlik Paketine, şunların da eklenmesinde yarar vardır.
Rüşvet
alan, devletin malına zarar veren, devletin kasasından para çalan, yalanları,
hileleri ile devlete ve topluma zarar verenlere de ceza verilmelidir.
Türkiye
Cumhuriyeti Devleti kolay kurulmuş değildir. Bunu unutmamak gerek.
Oy
alma uğruna, toplumu ayrıştırmak, kendinden yana olanı korumak, olmayanı ezmek
iç güvenliğin sağlanmasına yardımcı olamaz.
Hükümetler de
gelip geçicidir. Halkına iyi hizmet verenler iktidarlıklarını sürdürürler,
veremeyenler ise giderler.
Ben
iktidardan gitmek istemiyorum diye direnenler ve onun için kanunlar çıkaranlar
ve bu kanunları eşit uygulatmayıp, kendisinden yana olmayanlara uygulanmasını
sağlatmak, iç güvenliğin sağlanmasına yardımcı olamaz.
Devlet
memurları siyasi baskıdan kurtulmadıkça da özgür hareket edemezler.
Devletin
memurları, vatandaşa eşit muamele yapmak zorundadır.
Kin,
nefret ve intikam peşinde olamaz devlet görevlileri.
Devlet
şefkatli olmalı, vatandaşının hak ve hukukunu korumalıdır.
Teröre
ve teröristlere elbette acıma olmaz, onlarla pazarlık yapılmaz. Elinde silah
olan ve karşısındakini yaralama veya öldürme amacı ile hareket edene karşı
polis elbette gerekeni en sert şekilde yapmalıdır.
Bizler
de vatandaş olarak Polisimize her zaman yardımcı olmalıyız.
Her
şeyin hayırlısı diyelim ve İç güvenliğimize huzur getirmesi dileğiyle kanunun
çıkmasını bekleyelim ve ne olacak görelim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder