TÜMER DİYOR
Kİ:
Sevgili
okurlar, geçmişte bir Osmanlı Bankası reklamı vardı. Bazılarınız hatırlarlar.
Ne derlerdi?
Yok,
aslında birbirimizden farkımız, ama biz Osmanlı Bankasıyız.
Yok,
aslında birbirimizden farkımız ama biz (AKP), (C.H.P). (M.H. P). (H.D.P)
partisiyiz.
7 Haziran
seçimlerinde halk gerekeni yapmış ve kurun Koalisyon Hükümetini, adam gibi bu
ülkeyi yönetin, demişti.
7 Haziran
seçimlerinden önce, nasıl meydanlarda C.H.P., M.H.P., H.D.P.,liderleri bas bas
bağırıyorlar ve “Tayyip seni başkan yaptırmayacağız, 17-25 Aralık hesabını
soracağız, v.s., saldırdıkça saldırıyorlardı A.K.P. ye.
Ne oldu,
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bunlara bir çelme taktı ve hepsi yerlerde
süründüler.
1 Kasım
seçimlerinde A.K.P.ti kazanmadı, bu üç parti A.K.P. nin kazanmasını sağladılar.
Hayırcı
Bahçeli gene de memnun ki yerinden koltuğu bir türlü bırakmıyor.
26. Dönem
Meclis Başkanlığı seçimlerinin üçüncü turunda AK Parti İstanbul Milletvekili
İsmail Kahraman, 316 oyla Meclis Başkanı seçildi.
Ey
Bahçeli, sayende A.K.P.nin artık senin çakma oylarına ihtiyacı kalmadı. Bundan
sonra istediği kanunu da çıkarır, H.D.P.nin desteği ile Anayasayı da
değiştirir. Recep Tayyip Erdoğan’ı da Başkan yapar. Sizler artık T.B.M.M. ne
misafir gibi gelip gidersiniz.
1 Kasım
seçimlerinden sonra muhalif kanadın kazan kaldırdığı CHP, 2016’nın ilk ayında
kurultay yapacakmış. CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin’in söylediğine göre
olağan kurultay 16-17 Ocak tarihlerinde Ankara Arena’da yapılacakmış.
CHP
mutlaka içerisinde iyi bir temizlik yapıp, halkın güven duyacağı kişiyi lider
yapmalı.
Maalesef,
Kemal Kılıçdaroğlu dürüst, temiz ve devleti iyi tanıyan birisi olmasına rağmen,
CHP li olmayan, ancak CHP ye oy vermek isteyen çok kişi tarafından güven
duyulmadığından onların oyunu alamıyor. Bu oylar yabana atılacak kadar az
değil. 10-15 milyonu bulan oylar.
Şunu
unutmamak gerek. Türkiye’de her zaman iktidarları bu yüzen, gezen oylar
belirler. Bu kişiler, körü körüne bir partiye bağlı değillerdir. Seçimlerde
güvenebildikleri lidere ve onun partisine, bazen de kızdıkları zaman, karşı
partilerden birine oy verirler.
Cumhurbaşkanı
Recep Tayyip Erdoğan bunu iyi bildiğinden, 1 Kasım seçimlerini yaptırdı ve
neticeyi AKP ti lehine çevirdi.
Şimdi
Başbakan Ahmet Davutoğlu ne diyor, “ Biz en zor şartlarda, ‘7 Haziran’dan sonra
bir söz verdik, Türkiye’yi hükümetsiz bırakmayız’ . Bu doğal süreçtir. AK Parti Milletvekilleri ile dimdik
ayaktayız, hiç kimse merak etmesin, Türkiye’yi hükümetsiz bırakmayız.”
Çoşuyor
Davutoğlu. Sevinçli elbette. Karşısında bu denli gaflet içerisinde bir
muhalefet partileri varken, gümbür gümbür Hükümet olur ve ülkeyi de pata küte
idare eder valla.
AK Partiye
sahip çıkan öyle bir ağabeyi var ki, zor durumlarda hemen devreye giriyor ve
işi bitiriyor. Bir de gizli ortağı Bahçeli var, eh o da zor anlarında AKP nin
yanında oluveriyor. Davutoğlu sevinmesin de kim sevinsin.
7
Haziran’da kaybettiği milletvekillerini 1 Kasımda 317 olarak tamamladı.
Çoğunluk eline geçti. AKP nin korkusu kalmadı, muhalefet düşünsün.
“AK
Parti’nin olduğu yerde kriz olmaz,” diyor Davutoğlu. Demek ki Türkiye 13 yıldır güllük
gülistanlık. Ne terör var, ne ekonomik
kriz. Ne de komşularımız ile sürtüşme. Suriyeliler bize misafir geldiler.
Türk
Milleti misafirperver ya.
Bundan
sonra da artık kriz olmaz, rahat ve huzur içerisinde yaşarız herhalde!
Ah bir de
Türkmen Dağındaki Türkmenler olmasa. Şimdi onları kurtarmanın zaman geldi.
Irak’ta ve
Suriye’de çok Türkmen kardeşlerimiz öldürüldü ve öldürülmek isteniyor.
Ellerinden
gelse, Rusya , Çin, Amerika, İngiltere, Fransa, Almanya ve Araplar da dahil
Türk milletini dünyadan silecekler.
Türk’ün
Türk’ten başka dostu olmadığını bir anlayabilsek.
Türkmen
Dağı’ndaki Türkmenler, karadan Esad, havadan ise Rus bombardımanına karşı
kahramanca direniyorlar.
Türkmenlerin
Tümen Komutan Yardımcısı Alparslan Çelik,
Türkmen dağının Akdeniz’in Çanakkale’si olduğunu, Bayırbucak’ın ilelebet
Türkmen yurdu olarak kalacağını, kanlarının son damlasına kadar
savaşacaklarını, Önce Allah’a sonra da Türk devleti ve milletine
güvendiklerini, ifade etmiştir.
“Türk
budur: Yıldırımdır, kasırgadır, dünyayı aydınlatan güneştir.” (M.K.Atatürk)
Dayan
Türkmen kardeşim, dayan. Yıldırım ol, kasırga ol, dünyayı aydınlatan güneş ol,
Türk ulusu yanında, korkma, saldır düşmana ve kurtar yurdunu.
Bizler de
Türkmen kardeşlerimizin yanlarında olmalıyız. Başbakan Davutoğlu’da “Sorumlular
MİT Tırlarına operasyonlar yapanlardır” diye başkalarını suçlama yerine,
yeniden çok acele gereken yardımı yapma imkânlarını oluşturmalıdır.
EY VAHŞİ
TÜRK DÜŞMANLARI, SİZİN TOPUNUZ BİR OLSANIZ DA TÜRKLÜĞÜ VE TÜRK MİLLETİNİ YOK
EDEMEZSİNİZ. SİZE ATATÜRK’ÜN ŞU SÖZÜ İLE CEVAP VERMEK İSTİYORUM.
“DÜNYA
YÜZÜNDE, TÜRKTEN DAHA BÜYÜK, ONDAN DAHA ESKİ, ONDAN DAHA TEMİZ BİR MİLLET
YOKTUR VE BÜTÜN İNSANLIK TARİHİNDE GÖRÜLMEMİŞTİR.”
AKLINIZI
BAŞINIZA ALIN VE TÜRKÜN ÜZERİNDEN ÇEKİN O PİS VE KANLI ELLERİNİZİ.
BİZ
KAVGADAN YANA DEĞİL BARIŞTAN YANAYIZ.
Zekeriya
Tümer