TÜMER DİYOR Kİ:
GERÇEK ZAFER
BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN
Sevgili okurlar;
Çarşamba günü Türk Milletinin en güzel bayramı olarak kutlanmalı. Bütün evlerin camları, balkonları, sokak direkleri bayraklarla donatılmalı.
Çarşamba günü Türk Milletinin en güzel bayramı olarak kutlanmalı. Bütün evlerin camları, balkonları, sokak direkleri bayraklarla donatılmalı.
Halk coşku ve
sevinçle bu bayramı kutlamalı. İç ve dış düşmanlarımıza karşı, Türk milletinin
birlik ve beraberlik içerisinde olduğunu, ülkemizi kimsenin işgal
edemeyeceğini, bölünüp parçalanmayacağımızı bir kere daha 30 Ağustos Zafer
Bayramında perçinlemeliyiz.
Neden mi?
Nedeni açık ve
seçik belli değil mi?
1.Dünya savaşı
sonunda koskoca denen Osmanlı İmparatorluğu çöktü, yok oldu. Osmanlının elinde
kalan son topraklar da düşman devletler tarafından işgal edildi.
Birinci Dünya
Savaşı sonunda imzalanan Mondros Mütarekesi ve Sevr Antlaşmasıyla yurdumuz
tamamen elimizden alınıyor, vatanımızda hür ve bağımsız olarak yaşama hakkımız
son buluyordu.
Birinci Dünya
savaşı imzalanan Mondros Mütarekesi ile son bulduğunda (30 Ekim 1918), mütareke
imzalanmadan önce Osmanlı padişahlarından olan 5.Mehmet ölmüş, yerine 6.Mehmet
(Vahdettin) geçmişti. (4Temmuz 1918) Mütarekeden
sonra İttihat ve Terakki partisinin ileri gelenleri ülkeden kaçtılar. İtilaf
devletleri İstanbul’a girdi.
Şimdi ülkenin
durumuna bakalım:
Osmanlı İmparatorluğu ne duruma düşmüş. Osmanlı’nın elinde kalan tek Anadolu kimler tarafından işgal edilmiş. İtilaf devletleri İstanbul’da. İstanbul işgal altında. Düşman çizmeleri yolları çiğniyor. Düşman gemileri boğaza ve limanlara yerleşmiş.
Osmanlı İmparatorluğu ne duruma düşmüş. Osmanlı’nın elinde kalan tek Anadolu kimler tarafından işgal edilmiş. İtilaf devletleri İstanbul’da. İstanbul işgal altında. Düşman çizmeleri yolları çiğniyor. Düşman gemileri boğaza ve limanlara yerleşmiş.
19 Nisan 1919
Kars’ı Ermeniler işgal etmiş. 20 Nisan 1919, Ardahan’a Gürcüler yerleşmiş. 20
Nisan 1919, Antalya’ya İtalyanlar girmiş. 24 Nisan 1919; Yunanlılar İzmir’e
çıkmış. 15 Mayıs 1919; Urfa, Antep, Maraş ve Adana ise Fransızlar tarafından
işgal edilmişti.
Şaşkın Osmanlı
Hükümeti bu durumda ne yapmayı planlıyordu? Planı düşmanlarla işbirliği yapıp,
ya İngiliz, ya da Amerika mandası olmanın peşinde idiler.
Türk milletinin
bu durumu kabul etmesi elbette mümkün değildi.
Hele ki, Türk
milletinin öz be öz bir evladı vardı. Çocukluğundan beri, Osmanlı’nın yıkılışına
tahammül edemeyen, yanlışlıkları görebilen, ileride bu ülkeyi ben kurtaracağım
diye planlar yapan, Çanakkale kahramanı asker, Mustafa Kemal ülkesinin
düşmanlar tarafından işgal edilmesini kabul etmesi mümkün olmayan yiğit bir
kumandandı.
İşte bu kumandan
19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıktı. Anadolu halkı ile kucaklaştı. Onlara önder
oldu. Güç verdi, şevk verdi Kurtuluş savaşını başlattı.
30 Ağustos 1922
tarihi Zafer destanının yazıldığı gündür. Türk milletini esir almak isteyen,
ülkesini işgal ederek Türk milletini yok etmeye çalışan emperyalistlere karşı,
kadınıyla, çocuğuyla, genci, ihtiyarı ve ordusu ile birlikte verdiği,
bağımsızlığını, onurunu, şerefini kurtardığı gündür.
26 Ağustos 1922
de başlayıp 30 Ağustos’ta Dumlupınar’da Mustafa Kemal’in Başkumandanlığında
zaferle sonuçlanan Başkomutanlık Meydan Muharebesi’ni kutlamak herkesin hakkı
olmalıdır. Bu bayram her şeye bedeldir. Çok ama çok görkemli bir şekilde
kutlanmalıdır.
Büyük taarruz’un
başarıyla sonuçlanmasından sonra da Yunan orduları 9 Eylül 1922’de İzmir’den
denize döküldü ve İzmir’de Yunan işgalinden kurtarılarak, ülke düşmandan
temizlendi.
Osmanlı’yı
çökerterek, yok ederek, Türk milletinden yüzyılların intikamını almak isteyen
emperyalistlere verilen son derstir 30 Ağustos Zafer Bayramı.
Şunu da hiçbir
zaman unutmamalıyız. Eğer, 30 Ağustos Zafer ile sonuçlanmasa idi, bugün ne
minarelerimizde Ezan sesi duyabilirdik, ne de Türk Bayrağımız Gökyüzünde
dalgalanabilirdi. Belki Türk Milleti tamamen yok olmazdı! Ancak, Anadolu’nun
küçük bir yerinde, özgürlüğünden yoksun, başkalarının kölesi olarak yaşardı. Bu
nu da hiçbir zaman unutmayalım.
Hain
düşmanların, haksızca ve alçakça işgallerine “dur” diyen ve vatan evlatlarının,
genç, yaşlı, kadını, kızanı, çocuklarıyla mücadele eden, kanlarıyla sulanan
Anadolu toprakları üzerinde yaşayan bizler 30 Ağustos Zafer Bayramını
kutlamayacak mıyız?
Elbette bütün
ihtişamı ile kutlayarak, tüm dünyaya birlik ve beraberlik içersinde olduğumuzu,
ülkemizi ne olursa olsun, kimsenin işgal etmesine, bölüp parçalanmasına müsaade
etmeyeceğimizi, LAİK VE DEMOKRAT TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİNİN SONSUZA KADAR
devam etmesi için mücadele edeceğimizi, Bayrağımızın Gönderden
indirilemeyeceğini, Minarelerimizden Ezan seslerinin susturulamayacağını, tüm
dünyaya ispat etmeliyiz.
TÜM ULUSUMUZUN
30 AĞUSTOS ZAFER BAYRAMINI KUTLAR, TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NİN SONSUZA KADAR
YAŞAMASINI DİLERİM.
28.08.2017
Zekeriya Tümer