24 HAZİRAN
KURTULUŞ MU OLACAK?..
YOKSA
TAM BİR BATIŞ MI!..
KURTULUŞ MU OLACAK?..
YOKSA
TAM BİR BATIŞ MI!..
Sevgili okurlar;
73 yaşına gelmiş birisi olarak bugüne kadar böyle bir yönetim ve siyaset görmedim.
Kimler geldi kimler geçti.
(Adalet ve Kalkınma). İsmin güzelliğine bakın.
Adalet gelecek, kalkınma olacak.
Adalet geldi mi? Kalkınma oldu mu?
Halen, söylenen yalanlara, akıl tutulmasını yaşayanlar inanmaktalar.
Avrupa bizi kıskanıyormuş.
Neyimizi kıskanacak.
Onların emeklileri, çalışanları, çalışmayanları rahat ve huzur içerisinde yaşarken, benim ülkem de inim inim inlemekte vatandaş.
Sevgili okurlar, ben 24 Haziran seçimlerinin de ertelenebileceğinden korkuyorum.
Mayıs ayında terör patlayabilir veya patlatılabilir.
Olağanüstü hal ile idare edildiğimizden ani bir karar ile seçimler ertelenebilir.
AK Partinin seçimi kaybedeceği korkusu gittikçe artmakta. Ellerindeki ballı, kaymaklı ekmekleri kim kaybetmek ister!
Üstelik iktidardan düştüklerinde, nasıl onlar geçmişte şu hata oldu, bu hata yapıldı, diye birçok konu hakkında dava açarak, kişilerden hesap sordular. Bazıları hapislerde öldü, bazıları hastalandı, birçok kişi ise halen hapishanelerde çürüyorlar.
İktidar kaybedildiğinde AK Parti’yi yöneten ve onun iktidar avantajından yararlanan birçok kurum ve kuruluş mensupları ile özel sektörden çok firma hakkında soruşturmaların başlayabileceğini tahmin eden iktidar partisi, göz göre göre kendisinin ipini çeker mi?
Meclis çoğunluğu şu an elinde.
Yarın seçimlerde kaybederse, ne olacak? Sıkıntılı günler yaşayacak.
Bunu ister mi zannediyorsunuz!
AK Parti seçimleri erteleyip, yeni bir karar çıkararak
Meclisin kararı ile BAŞKANLIĞIN gelmesi sağlanırsa. buna kim dur diyebilecek.
Bugün tek adam olarak ülkeyi yöneten R.T.E.n elindeki gücü hiçbir şekilde kaybetmek istemeyecektir.
Ne oldu, CHP Ankara’dan İstanbul’a kadar Adalet istiyorum diyerek yürüdü.
Geldi mi Adalet?
Geldi, AK Partililere Adalet geldi. Hukuk onların istediği şekle girdi.
Şeker Fabrikaları satılmaz, sattırmayız diye bas bas bağırıldı. Mitingler yapıldı. Şeker fabrikaları vatandır, vatan satılmaz dendi.
Ne oldu, patır patır satılıyor. Kim engelleyebiliyor.
En büyük Sendika Kuruluşu Türk-İş uyandı gaflet uykusundan herhalde, İşçi haklarını dile getirmeye başladı.
Kim takar ki, üç gün sonra sesi gene kesilir.
Elinde devletin gücü olan, istediği anda istediği kişi ve kurumun ipini çeker.
Çekilmedi mi, çekildi. Seçilmiş Başbakan, seçilmiş Belediye Başkanları, güçlü medya kurumları, sesini çıkaramayan, sus pus olan siyasiler.
Daha bugünler iyi günler. Hele bir Başkanlık ele geçirilsin, o zaman göreceksiniz nelerin olabileceğini.
Belli olmaz belki de kalkınırız. İnanmak isteriz de inanmak çok zor?
Şu an da istediği kararı alabilen İktidar, yapabilse idi erken seçime gitmeyi istemezdi.
Sevgili okurlar, muhalefet partileri halen akıllanmadılar. Karşılarındaki gücü küçümsüyorlar.
Her seçimde hepsi tek adama R.T.E. na saldırdılar. Her seçimde de tuş oldular. Neden?
Nedeni birleşememeleri!..
Şimdi Bir Meral Akşener rüzgarı esiyor. O rüzgârın hızını da kesmek üzere iken DEMOKRASİNİN bekçisi CHP takdire şayan ve cesaretle 15 milletvekilini İYİ Partiye verdi ve İYİ Partinin seçimlere girmesi garantilendi.
İyi de İYİ Parti KILIÇDAROĞLU’nun bütün iyi niyetli yaklaşımlarına tam manasıyla karşılık veriyor mu?
EYYY MİLLET VE EYYY MUHALEFET PARTİLERİ.
Birlik ve beraberlik içerisinde hareket etmez iseniz, cesur, kararlı, bilinçli olarak ülkenin içerisinde bulunduğu kötü şartları idrak ederek hareket etmez iseniz, çok ama çok pişman olacaksınız.
Tarih sizi affetmeyecek.
Saman ithal eden bir ülke kalkınmaktan bahsedemez.
Et ithal eden ülke kalkındım diyemez.
Tarımı, sanayisi, ekonomisi çökmekte olan, bütçesi açık veren, milli servetlerini satan bir ülke kalkınmaktayım diyemez.
Yalanla, dolanla, dini istismar ederek ülkenin kalkınması sağlanamaz.
Gerçekler ortada.
Gücün kimlerin elinde olduğu da malum.
24 Haziran’da seçimler yapılırsa, sandıklar kontrol altında tutulursa, Yüksek Seçim Kurulu hakkaniyet ile hareket eder ise, kim ne derse desin, bu düzen değişecektir.
Yalnız şunu da kimse unutmasın. Amerika 2023 e kadar R.T.E. nı iktidarda tutmaya çalışacaktır.
Söylenen sözlere değil yapılan icraatlara bakın.
Sözlerin çoğu yalan. Bu yalanlar ile kamuoyu uyutulmakta. Yandaş medya gerçekleri yansıtmamakta. Cahil halkta yaşadığına değil, söylenen sözlere inanmakta.
Yalan söyleyenler bu dünyada kazan salarda öbür tarafta cezalandırılacaklardır.
Kimse kendisini ölmeyecek sanmasın.
Son önemlidir.
Yaşarken çok şaşaalı-tantanalı paralar içerisinde yüzerek yaşayabilirsin.
Ancak sona yaklaşırken yaptığın kötülüklere, söylediğin yalanlara, yetim ve kul hakkı yemelerine, kişilere ve topluma zarar verdiklerine karşılık Allah öyle bir dert verir ki, Allah’ım canımı al da beni kurtar diye yalvarmak zorunda kalırsın.
Ben buna şahit oldum. Çok yakın tanıdığım birisinin yaptığı haksızlığa karşılık, bir kadının “Etin kemiğine yapışır, ölmek istersin ölemezsin” diyerek yaptığı bedduanın, aynen yaşandığına şahit oldum.
Son önemlidir.
Sonu düşünün.
Artık ülkeye ve millete zarar vermeyin.
Menfaatiniz, çıkarınız için, gelecek kuşaklara karanlık günler yaşatmayın.
Erken seçimin amacı nedir. Bizler ülkeyi iyi yönetemiyoruz, ülkemiz daha fazla zarar görmesin, seçim yapalım, halk yeni bir idareyi başa getirsin.
Amaç bu.
Öyle ise adaletli bir seçim yapılsın ve hak yerini bulsun.
Art niyet, kötü niyetleri bir tarafa bırakın, ben değil biz diyerek ülkeyi kurtarmak için seçime gidin.
Sevgili okurlar, inanın gelecek günlerimiz ilk önce belki daha da kararacak, ancak mutlaka aydınlık günler gelecektir. Belki bizim gibi yaşı belli seviyeye gelenler göremez ama İnşallah genç nesil görecektir.
SON SÖZÜMÜZ:
Halen, söylenen yalanlara, akıl tutulmasını yaşayanlar inanmaktalar.
Avrupa bizi kıskanıyormuş.
Neyimizi kıskanacak.
Onların emeklileri, çalışanları, çalışmayanları rahat ve huzur içerisinde yaşarken, benim ülkem de inim inim inlemekte vatandaş.
Sevgili okurlar, ben 24 Haziran seçimlerinin de ertelenebileceğinden korkuyorum.
Mayıs ayında terör patlayabilir veya patlatılabilir.
Olağanüstü hal ile idare edildiğimizden ani bir karar ile seçimler ertelenebilir.
AK Partinin seçimi kaybedeceği korkusu gittikçe artmakta. Ellerindeki ballı, kaymaklı ekmekleri kim kaybetmek ister!
Üstelik iktidardan düştüklerinde, nasıl onlar geçmişte şu hata oldu, bu hata yapıldı, diye birçok konu hakkında dava açarak, kişilerden hesap sordular. Bazıları hapislerde öldü, bazıları hastalandı, birçok kişi ise halen hapishanelerde çürüyorlar.
İktidar kaybedildiğinde AK Parti’yi yöneten ve onun iktidar avantajından yararlanan birçok kurum ve kuruluş mensupları ile özel sektörden çok firma hakkında soruşturmaların başlayabileceğini tahmin eden iktidar partisi, göz göre göre kendisinin ipini çeker mi?
Meclis çoğunluğu şu an elinde.
Yarın seçimlerde kaybederse, ne olacak? Sıkıntılı günler yaşayacak.
Bunu ister mi zannediyorsunuz!
AK Parti seçimleri erteleyip, yeni bir karar çıkararak
Meclisin kararı ile BAŞKANLIĞIN gelmesi sağlanırsa. buna kim dur diyebilecek.
Bugün tek adam olarak ülkeyi yöneten R.T.E.n elindeki gücü hiçbir şekilde kaybetmek istemeyecektir.
Ne oldu, CHP Ankara’dan İstanbul’a kadar Adalet istiyorum diyerek yürüdü.
Geldi mi Adalet?
Geldi, AK Partililere Adalet geldi. Hukuk onların istediği şekle girdi.
Şeker Fabrikaları satılmaz, sattırmayız diye bas bas bağırıldı. Mitingler yapıldı. Şeker fabrikaları vatandır, vatan satılmaz dendi.
Ne oldu, patır patır satılıyor. Kim engelleyebiliyor.
En büyük Sendika Kuruluşu Türk-İş uyandı gaflet uykusundan herhalde, İşçi haklarını dile getirmeye başladı.
Kim takar ki, üç gün sonra sesi gene kesilir.
Elinde devletin gücü olan, istediği anda istediği kişi ve kurumun ipini çeker.
Çekilmedi mi, çekildi. Seçilmiş Başbakan, seçilmiş Belediye Başkanları, güçlü medya kurumları, sesini çıkaramayan, sus pus olan siyasiler.
Daha bugünler iyi günler. Hele bir Başkanlık ele geçirilsin, o zaman göreceksiniz nelerin olabileceğini.
Belli olmaz belki de kalkınırız. İnanmak isteriz de inanmak çok zor?
Şu an da istediği kararı alabilen İktidar, yapabilse idi erken seçime gitmeyi istemezdi.
Sevgili okurlar, muhalefet partileri halen akıllanmadılar. Karşılarındaki gücü küçümsüyorlar.
Her seçimde hepsi tek adama R.T.E. na saldırdılar. Her seçimde de tuş oldular. Neden?
Nedeni birleşememeleri!..
Şimdi Bir Meral Akşener rüzgarı esiyor. O rüzgârın hızını da kesmek üzere iken DEMOKRASİNİN bekçisi CHP takdire şayan ve cesaretle 15 milletvekilini İYİ Partiye verdi ve İYİ Partinin seçimlere girmesi garantilendi.
İyi de İYİ Parti KILIÇDAROĞLU’nun bütün iyi niyetli yaklaşımlarına tam manasıyla karşılık veriyor mu?
EYYY MİLLET VE EYYY MUHALEFET PARTİLERİ.
Birlik ve beraberlik içerisinde hareket etmez iseniz, cesur, kararlı, bilinçli olarak ülkenin içerisinde bulunduğu kötü şartları idrak ederek hareket etmez iseniz, çok ama çok pişman olacaksınız.
Tarih sizi affetmeyecek.
Saman ithal eden bir ülke kalkınmaktan bahsedemez.
Et ithal eden ülke kalkındım diyemez.
Tarımı, sanayisi, ekonomisi çökmekte olan, bütçesi açık veren, milli servetlerini satan bir ülke kalkınmaktayım diyemez.
Yalanla, dolanla, dini istismar ederek ülkenin kalkınması sağlanamaz.
Gerçekler ortada.
Gücün kimlerin elinde olduğu da malum.
24 Haziran’da seçimler yapılırsa, sandıklar kontrol altında tutulursa, Yüksek Seçim Kurulu hakkaniyet ile hareket eder ise, kim ne derse desin, bu düzen değişecektir.
Yalnız şunu da kimse unutmasın. Amerika 2023 e kadar R.T.E. nı iktidarda tutmaya çalışacaktır.
Söylenen sözlere değil yapılan icraatlara bakın.
Sözlerin çoğu yalan. Bu yalanlar ile kamuoyu uyutulmakta. Yandaş medya gerçekleri yansıtmamakta. Cahil halkta yaşadığına değil, söylenen sözlere inanmakta.
Yalan söyleyenler bu dünyada kazan salarda öbür tarafta cezalandırılacaklardır.
Kimse kendisini ölmeyecek sanmasın.
Son önemlidir.
Yaşarken çok şaşaalı-tantanalı paralar içerisinde yüzerek yaşayabilirsin.
Ancak sona yaklaşırken yaptığın kötülüklere, söylediğin yalanlara, yetim ve kul hakkı yemelerine, kişilere ve topluma zarar verdiklerine karşılık Allah öyle bir dert verir ki, Allah’ım canımı al da beni kurtar diye yalvarmak zorunda kalırsın.
Ben buna şahit oldum. Çok yakın tanıdığım birisinin yaptığı haksızlığa karşılık, bir kadının “Etin kemiğine yapışır, ölmek istersin ölemezsin” diyerek yaptığı bedduanın, aynen yaşandığına şahit oldum.
Son önemlidir.
Sonu düşünün.
Artık ülkeye ve millete zarar vermeyin.
Menfaatiniz, çıkarınız için, gelecek kuşaklara karanlık günler yaşatmayın.
Erken seçimin amacı nedir. Bizler ülkeyi iyi yönetemiyoruz, ülkemiz daha fazla zarar görmesin, seçim yapalım, halk yeni bir idareyi başa getirsin.
Amaç bu.
Öyle ise adaletli bir seçim yapılsın ve hak yerini bulsun.
Art niyet, kötü niyetleri bir tarafa bırakın, ben değil biz diyerek ülkeyi kurtarmak için seçime gidin.
Sevgili okurlar, inanın gelecek günlerimiz ilk önce belki daha da kararacak, ancak mutlaka aydınlık günler gelecektir. Belki bizim gibi yaşı belli seviyeye gelenler göremez ama İnşallah genç nesil görecektir.
SON SÖZÜMÜZ:
İktidar partisi, geçmiş hatalarından vaz geçmeli ve Adaletli bir seçim yapılmasını sağlamalı. Halkın iradesine herkesin saygılı olması gerek.
Muhalefet partileri de Kılıçdaroğlu’nun olumlu çabalarını değerlendirmeli. Mecliste grubu olan partiler ile seçime girmeye hak kazanmış partilerin ben değil biz düşüncesi altında bir araya gelerek ülkenin geleceği hususunda olumlu kararlar almaları yerinde olur kanısındayız.
Son pişmanlık fayda getirmez.
28.04.2018
Zekeriya Tümer
Ulusalhaber1881@gmail.com
Muhalefet partileri de Kılıçdaroğlu’nun olumlu çabalarını değerlendirmeli. Mecliste grubu olan partiler ile seçime girmeye hak kazanmış partilerin ben değil biz düşüncesi altında bir araya gelerek ülkenin geleceği hususunda olumlu kararlar almaları yerinde olur kanısındayız.
Son pişmanlık fayda getirmez.
28.04.2018
Zekeriya Tümer
Ulusalhaber1881@gmail.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder