Cumhuriyet-Bayramı-Kutlu-olsun. 29 Ekim 1923 de Cumhuriyet ilan edildi.- Mustafa Kemal- İlk Cumhurbaşkanı oldu. etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Cumhuriyet-Bayramı-Kutlu-olsun. 29 Ekim 1923 de Cumhuriyet ilan edildi.- Mustafa Kemal- İlk Cumhurbaşkanı oldu. etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

27 Ekim 2019 Pazar

29 EKİM 2019 GÜNÜ CUMHURİYETİN KURULUŞUNUN 96.YILIDIR.KUTLU OLSUN.


TÜMER DİYOR Kİ:

29 EKİM 2019 GÜNÜNÜN ÖZELLİĞİNİ
BİLMEYENLER
BU ÜLKENİN İNSANI OLAMAZLAR.

29 Ekim 1923. Cumhuriyet ilan ediliyor. TBMM sinde milletvekilleri ayakta alkışlıyorlar.

Osmanlının yok olması, Türk milletinin yeni bir yapılanmasına ve bağımsız bir devlet kurmasını gerektirmiştir.
Mustafa Kemal Atatürk’ün 19 Mayıs 1919 da Samsun'a çıkışı ile başlayan mücadele, Anadoluyu işgal eden devletlere karşı bir başkaldırı olmuştur.
Osmanlının başkenti İstanbul  Mondros Mütarekesinden sonra Müttefik devletlerin işgali altına girmişti. 
İngilizlerin gizli projeleri vardı. İstanbul'u ayrı bir devlet yapmak istiyorlardı. 
Anadolu'nun birçok bölgelerine İngilizler, Fransızlar, İtalyanlar ve Yunanlılar girerek, Osmanlının tamamen yok olması için hazırlıklarına başlamışlardı.
Mustafa Kemal’in ana doluya geçmesi ve bağımsızlık benim karakterimdir diyen ve esareti kabul etmeyen özü Türk, iman gücü kuvvetli, inancı tam olan Mustafa Kemal kendisine yardım edecek arkadaşları ile Anadolu'nun kurtulması hareketine başlamıştır. Sivas, Erzurum, Amasya ve oradan Ankara’ya gelerek 23 Nisan 1920 de İstanbul’un dışında yepyeni bir TBMM. ni açmışlar ve bağımsızlık mücadelesine başlamışlardır.
Bu mücadelenin etrafında tüm Anadolu insanı tek vücut olmuş, düşman neticede Denize dökülerek, Anadolu kurtarılmıştır.
Ülkenin etrafında yeni yeni devletler oluşmuş, her biri ayrı bir doktrinle devlet yapılarını kurmuşlardır.
Mustafa Kemal Anadolu insanının özünü ve yapısını çok iyi bilmektedir. Türklüğün özünde bağımsızlık vardır.
Türk milleti Kurtuluş Savaşını kazanmıştır. Artık yeni bir yönetim biçiminin belirlenmesi şarttır.
Türkiye’ye yakışacak en iyi yönetim şekli günlerce düşünülmüş, tartışılmış ve neticede 29 Ekim 1923 tarihinde Cumhuriyet ilan edilmiştir.
Elbette Türkiye Cumhuriyeti devletinin ilan edildiği tarih Milli bir Bayram olacak ve kutlanacaktır.
Bazı kişiler, hangi akla veya kime hizmet ediyorlarsa Cumhuriyetin kazanımları ile şu an yaptıkları görevi unutup, 29 Ekim Cumhuriyet bayramını kutlamak istemedikleri sosyal medyaya ve basına yansımaktadır.  Bu kişilere tek kelime söylenir, “Siz vatan hain imisiniz”
Bu ülkenin bayrağı Türk Bayrağıdır. Bu Bayrak gönderden inmeyecektir.
Cumhuriyet kolay mı kuruldu zannediyorsunuz!
1914 de başlayıp 1918 de biten Birinci Dünya Savaşında yenilen devletlerin içerisinde biz de vardık. Bu nedenle, ülkemiz, İngilizler, Yunanlılar, Fransızlar, İtalyanlar tarafından paylaşılmadı mı?
Mustafa Kemal ile silah arkadaşları ve esaret istemeyen halk tek vücut olmasalar idi, bugün sizler bu görevlerinizi yapabilecek, bu topraklarda yaşayabilecek miydiniz?
Mustafa Kemal paşa “Tek bir egemenlik var, o da Milli egemenliktir, ülkeyi yine ulusun kendi gücü kurtaracaktır”, diyordu.
Mustafa Kemal’in önderliğinde efeler, dadaşlar, seğmenler, Antep’te, Urfa’da, Adana’da, Ege’de, yurdun hangi bölgesinde ve nihayet, Sakarya’da, Dumlupınar’da savaşıldı ve yurdumuz düşmanlardan kurtarıldı.
Tahtını, rahatını düşünen padişah, yenilen düşmanla birlikte yurdu terk etti. 
Lozan Barış antlaşması ile yeni bir Türk devleti doğdu. 
Ancak bu devletin yönetim biçimi henüz belirlenmemişti. 
Zamanı geldi ve Mustafa Kemal 29 Ekim 1923 de Türkiye Cumhuriyeti Devletinin resmen kurulmasını sağladı. 
Siz, sizler, Cumhuriyet Bayramını kutlamayı kendilerine, içlerine sindiremeyenler, Cumhuriyete son vermeye çalışanlar, sizlere ne demek gerek!
Sizler Cumhuriyet sayesinde görev yapıp, karnınızı doyurmuyor, mal mülk sahibi olmuyor musunuz?
Hangi akla ve hangi kula, hangi güçlere hizmet ediyorsunuz? Kimlerin emirlerini uygulamaya çalışıyorsunuz?
Cumhuriyet yurttaşların seçme ve seçilme hakkının olduğu bir yönetim şeklidir.
Ulusun yönetilmesi onların kabul ettiği ve görev verdiği temsilcilerinin çıkaracakları yasalarla ülkenin yönetilmesidir. Cumhuriyet yönetiminde söz milletindir.
Cumhuriyeti korumak, kollamak, yaşatmak her yurttaşın görevi olmalıdır.  
Cumhuriyet, yüksek ahlaki değer ve nitelikleri olanlar tarafından idare edilir.
Cumhuriyet, demokratik bir ülkenin simgesidir.
SON SÖZ:
Atatürk’ün cumhuriyet ile ilgili sözlerinden bir kaçını burada sizlere aktarayım.
Yeni nesil, en büyük Cumhuriyetçilik dersini bugünkü öğretmenler topluluğundan ve onların yetiştirecekleri öğretmenlerden alacaktır.”
Not: Bizleri yetiştiren öğretmenlerimizden, bizler aldık. Şimdi ki nesil alabiliyor mu bunu sorgulamak gerek.
“Cumhuriyet düşüncesi hür, anlayışı hür, vicdanı hür nesiller ister.”
Not: Düşüncemize, anlayışımıza, vicdanımıza hükmedilmeye çalışılıyor. Demek ki, Cumhuriyet tam uygulanmıyor.
“Milletin saltanat ve hâkimiyet makamı yalnız ve ancak Türkiye Büyük Millet Meclisi’dir.”
Not: Ah Atam ah, şu an bu da ortadan kalktı. Türkiye Büyük Millet Meclisi hakimiyetini kaybetti. İstediğini yapamıyor.
“Cumhuriyeti kuranlar onu korumaya da muktedir olmalıdır.”
Not: Cumhuriyeti kuranların çoğu öbür tarafa gitti Atam, onlar demek ki Cumhuriyeti koruyacak iyi bir nesil yetiştirmediler ki, bugün Cumhuriyeti ortadan kaldırmak isteyenler ve kutlamak istemeyenler var.
“Bizce: Türkiye Cumhuriyet anlamınca kadın, bütün Türk tarihinde olduğu gibi bugün de en muhterem mevkide, her şeyin üstünde yüksek ve şerefli bir mevcudiyettir. Memleket dayanışma isteyen bir birliğe muhtaçtır. Alelade politikacılıkla milleti parçalamak, hıyanettir. “
Not: Atam, sen bugünleri nasıl görebildin. Bu söylediklerinin tam tersi mevcut şu anda.  Memleketimiz tam bir dayanışmaya muhtaç, ancak ayrıştırıldıkça ayrıştırılıyor. Ne güzel söylemişsin de biz bu sözleri anlayamıyoruz.
“Ey yükselen yeni nesil istikbal sindir. Cumhuriyeti biz kurduk, onu devam ettirecek sizlersiniz.”
Not: Ey yükselen yeni nesil, neredesiniz. Bakın Atamız ne diyor. Hadi Cumhuriyeti sizler devam ettirin.
“Benim naçiz vücudum nasıl olsa bir gün toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ebediyen yaşayacaktır.”
Not: Atam, benim ve benim gibi bu vatanı seven, Cumhuriyete bağlı, Bayrağına saygılı, Dinine bağlı, Türklüğü ile övünen, Cumhuriyetçi, Laikliği savunan bir neslin de naçiz vücutları toprak olmak üzere, bazıları da oldu. İnşallah Türkiye Cumhuriyeti senin dediğin gibi ebediyen yaşar. Artık onu gelecek nesil düşünmek zorunda. Senin yolunda giderlerse yaşar, gitmezlerse şaşarlar.