BAYRAM BAYRAM
DEDİKLERİ
ŞEKER LOKUM YEDİKLERİ
Sevgili okurlar, hemen
ilk aklımıza gelen ne?
Nerede o eski
bayramlar!..
Doğru, artık
bayramların ne tadı kaldı ne tuzu.
Artık akide şekeri de
yenmiyor, lokum da yenmiyor.
Camilere siyaset girdi,
Bayramlara da siyaset bulaştı.
Bayramdan sonra her şey güzel mi olacak, yoksa daha güzel mi olacak?
(iMAMOĞLU'DA YAŞLI AMCA'YA SARILMIŞ, SEVGİ İLE KUÇAKLIYOR.
ÜZÜLME DEDECİĞİM, 23 HAZİRANDA HERŞEY GÜZEL OLACAK, DİYE TESELLİ EDİYOR.
BİNALİ YILDIRIM'DA ONDAN AŞAĞI KALMIYOR. O DA DEDE'YE SARILMIŞ, ÜZÜLME DEDE, 23 HAZİRAN'DA İSTANBUL BİZİM, İSTANBUL BUNDAN SONRA DAHA GÜZEL OLACAK, DİYOR.
BİZLERDE BAYRAMDAN SONRA BAKALIM, HANGİSİ KAZANACAK VE HANGİSİNİN DEDİĞİ OLACAK DİYE MERAKLA BEKLİYORUZ. )
İslam dininde Ramazan
ve Kurban olmak üzere iki bayram vardır. Arapça’da idü’l-adha şeklinde
adlandırılan her iki bayram da hicretin 2. Yılından itibaren kutlanmaya
başlanmış ve Ramazan bayramını Şeker Bayramı olarak Kurban Bayramını da Kurban
keserek, fakir ve fukaraya et dağıtarak kutlanması adet haline gelmiştir.
Ahhh, nerede o eski
Bayramlar?
Evet nerede?
Bulamayız, o eski
Bayram tadını yaşayamayız, yaşamamız da artık mümkün değil.
Bayramın sabahı, evin
babası, dedesi camiye gider, bayram namazını kılar, fırından sıcak sıcak
ekmekleri alır eve gelirdi.
Sofra
hazırlanmış, çoluk çocuk, bayramlıklarını giymiş Baba’yı- dedeyi
beklerlerdi.
Eller öpülür,
harçlıklar alınır, zevkle, neşe ile kahvaltı yapılırdı.
Ayrı bir rengi vardı
eski Bayramların.
Sevinçle, coşku ile
yaşanan bir havası vardı.
Daha çok çocuklar
sevindirilirdi. Bayramlarda onlara alınan elbiseler, ayakkabılar çocukları
mutlu ederdi.
Annelerin, babaların,
dedelerin, ninelerin, teyzelerin, halaların, amcaların, dayıların, komşuların
elleri öpülür, harçlıklar alınır, gönüller hoş edilirdi.
Hayat yaşamayı, vefa hatırlamayı, dostluk paylaşmayı, özel
günler ise hatırlamayı bilenler için vardır.
Dostluğu ve sevgiyi
paylaşmak kadar güzel bir şey var mıdır?
Aşımızı, ekmeğimizi,
soframızı, hüznümüzü, acımızı, sevincimizi, paylaşmak ne kadar güzeldir.
Birlik ve beraberlik
içerisinde olmak, kardeşçe ve dostça sıcak bir şekilde yaşamak varken,
ayrışmanın, düşman olmanın kime ne faydası olacaktır!
Kalbimiz huzur dolu
olursa, gözlerimizde sevinç parıltıları oluşur.
Bayramlarda en güzel
anıları paylaşmak, en güzel hatıraları tazelemek insana huzur ve mutluluk
vermez mi?
Bayramlar umutla
beklenir.
O gün sevinmek, mutlu
olunmak istenir.
Hoşgörünün hakim
olduğu, küskünlerin barıştığı, sevginin ve mutluluğun paylaşıldığı gündür
Bayramlar.
İnsanın ömründe
ırmaklar vardır, sularında hayaller yüzdürür, sevdiklerinden ayrı olursa,
bayramları hüzne dönüşür.
Bayram’da hep bir
arada olunmalı, kederler bırakılmalı, mutlu olunmalı, tüm yürekler sevinçle
dolmalı, umutlar gerçek olmalı.
Acılar unutulmalı,
gözyaşları dinmelidir.
Bayramlar, bereket
olmalı, umut olmalı, özlemler giderilmeli, küskünler barışmalı, kötü sözler
söylenmemeli, sevenler bir araya gelmeli, Rahmet ve Şefkat dolu günlerin gelmesi
için dua edilmelidir.
Nerede o eski
bayramlar.
Yok.
İnternetin, cep
telefonlarının olduğu bir dünya’da, komşu ziyaretleri yerine mesajlar atılır ve
bayramınız kutlanır.
Deniz, güneş ya
kaçarsa!
Aman bu bayram
tatilini boşa geçirmeyelim, hadi denize, güneşe gidelim.
Amannn, nasıl olsa,
annemin babamın, dedemin, ninemin, ellerini çok öptüm, sonra gene öperim, ama tatile bir
daha gidemem, ben tatile gideyim, deyip gidersin.
Devir değişti, zaman
eski zaman değil.
Bayrammış, seyranmış,
hepsi hikâye.
Bunca, sıkıntı, bunca
dert, bunca olumsuzluklar içerisinde yaşayan toplumda Bayram sevinci nasıl
olsun!..
Gene de umutlarımızı
yitirmeyelim ve inşallah bayramdan sonraki günlerimizin iyi olacağı ümidi ile
Tüm Türk Milletinin bayramını kutlayalım ve birlik-beraberlik-dostluk-kardeşlik
içerisinde, (yalancılardan, sahtekarlardan, vatan hainlerinden, kötülüklerden uzak), güzel günler yaşamamızı ALLAH’TAN dileyelim.
TÜM TÜRK ULUSUNUN BAYRAMI KUTLU, YARINLARI MUTLU OLSUN.
03.06.2019
Zekeriya Tümer
Ulusalhaber1881@gmail.com.